Ekonomi piyasasında, reel sektörde ve borsa platformlarında temel bir kural vardır. Ne yaparsanız yapın, ne tavsiye ederseniz edin mutlaka sonunda ‘‘Yatırım tavsiyesi değildir.’’ diye söylemek veya yazmak zorundasınız. YTD gibi bir kısaltmayı sosyal platformlarda yazarak, demeçlerde söyleyerek kanuni bir sorumluluktan ve belki de suçtan kurtulmuş olursunuz.
Ben de kendimce eğitim anlayışımızı ve genetik kodlarımızı, eğitimci profili duruşu ve yatırımcı gözüyle değerlendirmek istedim. Yıllardır hepimizin ortak sorunu eğitim için sistematik gereklilik cümleleri yerine, birçoğumuzun haykırarak itiraf edemediği, halı altına süpürdüğümüz noktalara temas ederek eğitimin uzun vadede gerçek bir yatırım alanı olduğunu hissettirmeye çalışacağım.
Başlıca hedefimizin, uzun bir süreçte tüm eğitim işlevlerini zamanında uygulamak olması gerektiğini düşünüyorum. Esasında bunu; planlı, organizasyonel bir şemanın uzun vadeye yayılması diye özetleyebiliriz. Genetik kodlarımıza da baktığımızda günümüzdeki X-Y-Z kuşağının plan, alışkanlık ve sorumluluk bilinciyle ilgili temel sorunları olmasının nedenini, faturalarını son güne bırakan, vergisini nasıl olsa af gelir düşüncesiyle ödememe alışkanlığına sahip olan büyüklerinin genetik kodları üzerinde rahatlıkla görebiliyoruz. Dahası bu alışkanlığa az ya da çok devletin sorumluluk sahibi olan özel ve tüzel kişileri ödüllendirmeyip, bazen de mağdur etmesiyle katkı sunduğunu söyleyebiliriz.
Eğitim tavsiyesi olmayan cümlelerime devam ederken öte yandan fatura ve vergi ödemedeki rahatlığımızı, eğitimdeki dönüt ve verim alma konusunda sabırsızlığa dönüştürdüğümüzü de belirteyim. Temel nitelikler üzerine tam bir şekilde oturtamadığımız eğitim sistemimizde Bakanlık-Okullar-İdareciler-Veliler-Öğretmenler ve Öğrenciler olarak ivedi bir şekilde sonuç beklememiz hayalperestlikten öteye geçmeyecektir. Ekonomist bir bakış açısıyla örneklersek; çok iyi bir sistemin gelecek vadeden çok iyi bir şirkete, yatırılacak ve verim alınacak paranın ise öğrenciye benzetildiğini düşünürsek, Borsa da bile yatırdığın paranı uzun vadede düşünmediğin ve sabırlı olmadığın sürece kaybeden olacağını birileri size hatırlatır.
Ülke olarak hücrelerimize kadar doğrudan ya da dolaylı işlenmiş ‘‘Atalet’’ duygusunu, alışkanlıklar kazanarak, planlı yaşam biçimine geçerek, sabırlı olmayı öğrenerek atacağımıza gönülden inanıyorum. Sonrasında doğru zamanda doğru sistematik yatırımları eğitim ortamına entegre edebiliriz. Yatırım tavsiyesi değildir, özür dilerim eğitim tavsiyesi değildir. 🙂
){kind=link}